IQNA

Erbaş: Kur’an-ı Kerim ile bağlarımızı diri tutalım

18:19 - November 04, 2022
Haber kodu: 3478086
Ankara'nın Kahramankazan ilçesindeki Merkez Ulu Camii'nde "Hayat Rehberimiz Kur’an" başlıklı hutbe irad eden Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, "Kur’an-ı Kerim ile bağlarımızı diri tutalım. Okuduğumuz ayetlerin anlamlarını da mümkün olduğunca öğrenmeye çalışalım." dedi.

Türkiye Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Ankara’nın Kahramankazan ilçesindeki Merkez Ulu Camii’nde “Hayat Rehberimiz Kur’an” başlıklı hutbe irad etti, ardından cuma namazı kıldırdı.

Allah'ın insanı en güzel bir surette yarattığını belirten Başkan Erbaş, "Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de; 'Biz insanı en güzel surette yarattık.' ayet-i kerimesiyle bunu bütün insanlığa öğretti. O’na okumayı ve öğrenmeyi nasip etti. Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de; 'Oku. Yaratan Rabbinin adıyla oku. Oku Rabbin kerem sahibidir. Kalemle yazmayı öğretendir. Ve insana bilmediğini öğretendir.' buyurmaktadır. Kullarının aklını ve kalbini, vahiyle, imanla, ahlaki öğütlerle besleyen Allah’tır. İslam’ın iyice kavranabilmesi için son Peygamber Hz. Muhammed Mustafa (sas)’i ve hayat rehberimiz Kur’an-ı Kerim’i göndermiştir. Peygamber Efendimize (sas) Kur’an’ı niçin gönderdiğini şu ayet-i kerimesi ile beyan buyurmuş; 'Kitabı sana insanları karanlıklardan aydınlığa çıkarasın diye gönderdik." dedi.

Kur'an- Kerim'in özelliklerinden bahseden Diyanet İşleri Başkanı Erbaş şunları kaydetti:

"Kur’an-ı Kerim, hidayettir; dünyada yolunu kaybetmek istemeyenlere, dine uygun yaşamaya çalışanlara, muttakîlere bir rehberdir. Kur’an, beyandır; insanlara Yüce Allah’ın isim ve sıfatlarını, dinimizin hükümlerini açıklayan bir kılavuzdur. Kur’an, Furkan’dır; doğruyla yanlışı birbirinden ayıran, gerçeklerin fark edilmesini sağlayan Kelamullah’tır. Allah kelamı Kur’an-ı Kerim, şifa ve rahmettir; dertli gönüllere deva, suya muhtaç iklimlere bolluk ve berekettir.

"Kur’an,düşünmemizi ister"

Kur’an, geceyi ve gündüzü, karayı ve denizi, doğumu ve ölümü birer ibret kaynağı olarak düşünmemizi ister. "Hayvanlarda sizin için elbette ibret vardır" buyurarak, karıncadan, arıdan, örümcekten ve diğerlerinden ibret almamızı tavsiye eder. Geçmiş ümmetlerin başından geçen hadiselerden çarpıcı kesitler sunar bizlere. Peygamberlerin yaşadığı zorlukları ve Allah’a yakarışlarını anlatarak şöyle buyurur: "Onların kıssalarında akıl sahipleri için elbette ibret vardır."

Kur’an-ı Kerim’i okuyan Müslüman, Hz. İbrahim’in emsalsiz tevhid mücadelesini görecek ve Allah’ın birliğine iman ettiğine bir kez daha sevinecektir. Karşılaştığı her türlü zorluk ve eziyete göğüs geren Hz. Musa’nın azmini örnek alacaktır. Yusuf aleyhisselamın kendisini haramdan nasıl koruduğunu, İsa aleyhisselamın Allah’ın verdiği mucizelerle insanlığı nasıl müjdelediğini öğrenecektir. Allah Resulü’nün vahiyle yoğrulan hayatından, ayetlerle şekillenen ahlakından muazzam dersler çıkaracaktır.

"Ecdadımız, Allah kelamının en üstün tutulması uğruna ömürlerini vakfettiler"

Bütün dünya nimetleri ellerinin altında olsa da, Mushaf-ı Şerîf’i baş tacı kıldılar. Evlatlarının eğitimine Allah’ın adıyla, kitabının Fatiha’sıyla başladılar. Her gece yatmadan önce okuduğumuz Amenerrasulü’nün ilk cümlesini oluşturan “Peygamber, Rabbinden kendisine indirilene inandı; müminler de inandılar” ifadesinin sırrına mazhar olmaya çalıştılar.

Kur’an-ı Kerim ile bağlarımızı diri tutalım. Okuduğumuz ayetlerin anlamlarını da mümkün olduğunca öğrenmeye çalışalım. Çocuklarımızın yazın öğrendiklerini kışın unutmamaları için onlara yardımcı olalım. Kur’an okuma ve anlama becerilerini tekrar ettirelim onlara. Yazın ders aldıkları hocalarıyla irtibatlarını koparmayalım. Kışın da hiç olmazsa cumartesi ya da pazar günü gelsinler yazın ders aldıkları camilere devam etsinler. Bildiklerini unutmasınlar. Zaman zaman ellerinden tutunuz birlikte camiye geliniz, Cuma namazına getiriniz. Diğer namazlara alışmak için onlara destek olunuz. “Sizin en hayırlınız Kur’an’ı öğrenen ve öğretenlerinizdir” hadis-i şerifi doğrultusunda hareket ederek hem çocuklarımız hem de kendimiz öğrenmeye çalışalım, anlamaya çalışalım. Nihai hedef Kur’an’a göre bir hayat nizamıdır. Kur’an’a göre hayatımızı tanzim etmektir. Bunun için gayret edelim. Peygamber Efendimizin bu sözünden ibret ve ilham alalım. Kur’an öğrenmeye ve öğretmeye ayrılan her saniyenin, hatta her anın, Allah’ın rızasını kazanmaya vesile olduğunu unutmayalım.

Hutbeme son verirken, Cenab-ı Hakk’ın bize bahşettiği imandan ve Kur’an’dan kıyamete dek nesillerimizi de mahrum etmemesini niyaz ediyorum. Cenab-ı Hak, Kur’an-ı Kerim’i öğrenmeyi, anlamayı bütün amellerimizi Kur’an’a uygun bir şekilde yapmayı bizlere, gençlerimize, çocuklarımıza, nesillerimize nasip eylesin. Bizleri Kur’an’dan ayırmasın. Kur’an’dan mahrum bırakmasın. Sırat-ı müstakim üzere hepimizi daim eylesin."

Kaynak: Diyanet Haber
captcha